Rusya-Ukrayna savaşının temeline baktığımızda savaşın beklenenin dışında bir durum olmadığını görüyoruz. 26 Aralık 1991 yılında Sovyetler Birliği’nin dağılması ile Sovyetlerden kopan on beş cumhuriyet arasında Ukrayna da bulunmaktaydı. Putin ise Sovyetler Birliği’nin dağılmasını ve bu cumhuriyetlerin bağımsızlıklarını kazanmasını doğru bulmuyordu. Bunun sebeplerinden biri de Ukrayna sınırları içerisinde yer alan etnik Ruslardı. 21 Şubat 2022’de yaptığı konuşmada “Donbass bölgesi, tarihsel olarak Rusya’nın bir parçasıdır.” ifadelerini kullanan Putin’in, bu sebebi doğruladığı sonucuna varabiliriz.
Ukrayna nüfusunun yaklaşık %20’sini oluşturan Ruslar, çoğunlukla güneyde ve doğuda yer alıyorlar. Bu sebeple Ukrayna, içerisinde bulunan Ukraynalılar ve Ruslar arasındaki fikir ayrılıklarından kaynaklı tek bir devlet yapısına ulaşmakta hep zorlanmıştır. Örneğin, dil farkına bakacak olursak Kırım ve Kırım’ın yukarısında bulunan Donbass bölgesinde (ihtilaflı bölgeler olarak da adlandırılan bu bölgede 2014’ten beri Rusya destekli savaş sürmekte.) etnik Rusların yoğun olmasından kaynaklı Rusça konuşulurken; Ukraynaca o kadar konuşulmuyordu. Kiev’e baktığımızda ise herkesin Ukraynaca konuştuğunu görmekteyiz. Bir taraftan da bazı kesimler kendilerini Rusya’ya yakın görürken diğer kesimlerde Ukrayna kimliği daha baskındır. Dolayısıyla, Ukrayna’da kendisini Ruslardan ayrıştırmak isteyen ve Batı’ya entegre olma fikrinden kaynaklı AB ve NATO’ya dahil olmak isteyen geniş bir kitle bulunmaktadır.
2008 yılında, NATO Bükreş Zirvesi’nde, Gürcistan ve Ukrayna’nın NATO üyesi olma fikri konuşulurken bu fikre çok sıcak bakmayan Rusya tarafından Gürcistan’a savaş açılmıştır. Böylece, iki ülkenin NATO üyeliği rafa kalkmıştır. 2013’te ise AB ile bir ortaklık anlaşmasının imzalanması seviyesine gelinmiştir ancak Ukrayna’da yaşanan kötü şartlardan kaynaklı o dönemki Ukrayna başbakanı Yanukoviç’in Rusya’dan yardım istemesi ile birlikte Rusya’nın Ukrayna iç işlerine müdahalesi gerçekleşmiştir. 21 Kasım 2013 tarihinde Kiev halkı bu durumu protesto etmek için Bağımsızlık Meydanı’nda toplanmıştır. Onur Devrimi ile sonuçlanan bu protesto sonucunda Cumhurbaşkanı Yanukoviç görevden alınmıştır.
Donetsk bölgesinde bulunan etnik Ruslar, ayrılıkçı hareketleriyle 2014 yılında Rusya’nın da desteği ile Donbass Savaşı esnasında bağımsızlıklarını ilan ettiler. Bu esnada, Kırım bölgesi de Rusya tarafından ilhak edildi. Ukrayna ise doğudakilerin bağımsızlığını kabul etmemesinden kaynaklı yıllar boyunca çözümsüzlük içerisinde kaldı.
Zelenski döneminde Ukrayna, tekrar NATO’ya girmek isteyerek Batı’ya yakınlaşıp Rusya’dan sıyrılmaya çalışmıştır. NATO’nun doğuya doğru genişlemesinden rahatsız olan Putin, bu genişlemeyi, Rusya’nın güvenliğine yönelik bir tehdit olarak görmüştür. Son dönemlerde de Ukrayna’nın çevresine asker yığan Rusya, Batı ülkelerin Ukrayna’yı istila edeceği konusundaki açıklamalarını defalarca reddetmiştir. 21 Şubat’ta yaptığı konuşmada ise Ukrayna’nın Luhansk ve Donetsk bölgelerindeki iki devleti de tanıdığını ifade ederek yıllar önce imzalanan barış anlaşmasına aykırı hareket etmiştir. 24 Şubat sabahı ise Ukrayna’nın işgaline kuzeyde Belarus, doğuda kendi sınırları ve güneyde Kırım üzerinden askeri güçlerle başlamıştır.
Kaynaklar
DOĞRUL, M. (2022). Rusya’nın Ukrayna’yı İşgali ve Uluslararası İlişkiler Çalıştayı Sonuç Raporu. Türkiye Bilimler Akademisi. Ankara.
Makaleye buradan ulaşabilirsiniz.