Anahtar Kelimeler: Soğuk Savaş, Avrupa, ABD, SSCB
Soğuk Savaş dönemi, 1947 ile 1991 yılları arasında ABD ve SSCB arasında gerilimli bir dönemi ifade eder. Bu gerilim sebebiyle dünyanın büyük bir bölümünde tansiyon yükselmiş ve çeşitli diplomatik ve askeri sıkıntılar yaşanmıştır. Avrupa ülkeleri ise bu dönemde ABD’nin yanında yer almıştır. Avrupalı devletlerin bu kararı alınmasında birkaç faktör etkili olmuştur.
Bu faktörlerden birincisi: Avrupa ülkeleri, İkinci Dünya Savaşı sonrasında Sovyetler Birliği’nin artan nüfuzundan endişe duyuyordu çünkü Sovyetler Birliği, Doğu Avrupa’daki ülkeleri kontrolü altına almış ve ideolojik olarak kapitalizme karşı bir tutum sergilemişti. Bu durum, Batılı ülkelerde Sovyetler Birliği’ne karşı bir karşıt tutum oluşmasına sebep oldu.
Bu faktörlerden ikincisi: ABD, Avrupa ülkelerine askeri alanda çeşitli yardımlar sağlamıştı. 1947 yılında ABD, Avrupa’da ekonomik ve askeri yardım sağlamak için Marshall Planı’nı uygulamaya koymuştu. Bu yardımlar, Avrupa ülkelerini hem ABD’ye yakınlaştırdı hem de Sovyetler Birliği’ne karşı askeri güçlerini arttırmalarına ve modernize etmelerine yardımcı oldu. Ayrıca, Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü -yani NATO- 1949 yılında kuruldu. NATO’nun amacı, Sovyetler Birliği’ne karşı bir savunma ittifakı oluşturmak ve Avrupa ülkelerini korumaktı. Bu amaç doğrultusunda, NATO ülkeleri ortak savunma sistemleri geliştirdiler ve askeri tatbikatlar düzenlediler.
Soğuk Savaş döneminde, Avrupa ülkeleri sadece kendi bölgelerinde değil, Asya’da da Sovyetler Birliği’nin etkisine karşı politikalar yürüttüler. Avrupa ülkelerinin Asya’daki Soğuk Savaş politikalarını üç ana başlık altında inceleyebiliriz: askeri politikalar, ekonomik politikalar ve diplomatik politikalar.
Askeri politikalardan bahsetmemiz gerekirse; Soğuk Savaş döneminde, Avrupa ülkeleri, Asya’da Sovyetler Birliği’nin yayılmacı politikalarına karşı çeşitli askeri politikalar uyguladılar. Bu politikalar, özellikle Kore Savaşı (1950-1953) ve Vietnam Savaşı (1955-1975) sırasında yoğunlaştı. ABD önderliğindeki Batı bloku, Kore Savaşı’nda Güney Kore’yi savunmak için askeri müdahalede bulundu. Vietnam Savaşı’nda ise, ABD ve Batı bloku, Güney Vietnam’a destek verdi ve Kuzey Vietnam’ın Sovyetler Birliği’nden aldığı silahları engellemeye çalıştı. Ayrıca, ABD ve Batı bloku, Asya’da askeri üsler kurarak Sovyetler Birliği’ne karşı bir güç gösterisi yapmaya ve Sovyet baskısını azaltmaya çalıştı.
Ekonomik politikalardan bahsetmemiz gerekirse; Avrupa ülkeleri, Soğuk Savaş döneminde Asya’da da ekonomik politikalar yürüttüler. Bu politikalar, özellikle Japonya ve Güney Kore’nin kalkınmasına yardımcı olmak için gerçekleştirildi. ABD ve Avrupa ülkeleri, bu ülkelerin ekonomik kalkınmasını desteklemek için finansal yardımlar sağladılar ve teknoloji transferi yaparak ekonomik kalkınmalarını hızlandırdılar. Ayrıca, Asya ülkeleri ile ticaret anlaşmaları imzalayarak ekonomik ilişkilerini güçlendirdiler.
Diplomatik politikalardan bahsetmemiz gerekirse; Avrupa ülkeleri, Soğuk Savaş döneminde Asya’da Sovyetler Birliği’ne karşı diplomatik politikalar uyguladılar. ABD önderliğindeki Batı bloku, Asya ülkelerini Sovyetler Birliği’nin etkisinden kurtarmaya çalıştı ve bu amaçla, Asya ülkeleri ile diplomatik ilişkileri geliştirdi. Ayrıca, Asya ülkelerinin Birleşmiş Milletler’e katılmasını destekleyerek, Sovyetler Birliği’nin BM’deki etkisini azaltmaya çalıştılar.
Soğuk Savaş döneminde özellikle İngiltere ve Fransa, Sovyetler Birliği’nin artan nüfuzundan ve yayılmacı politikalarından endişe duyuyorlardı. Bu endişeler neticesinde İngiltere; askeri varlığı, diplomatik çabaları ve ekonomik iş birliği gibi çeşitli araçlar kullanarak Asya’da etkin bir rol oynamaya çalıştı. İngiltere’nin öncelikli hedefleri arasında, Japonya’nın yeniden inşası ve Kore Savaşı’ndaki rolü gibi bölgesel güçlerin istikrarı ve güvenliği yer almaktaydı. Ayrıca İngiltere, bölgedeki diğer ülkelerle de yakın ilişkiler kurmaya çalıştı. Örneğin, Hindistan ve Pakistan gibi Güney Asya ülkeleriyle ekonomik ve askeri iş birliği yaparak, bölgesel istikrarı sağlamaya çalıştı. Fransa’nın Asya politikası ise daha çok sömürgeleri ile ilgiliydi. Fransa, Vietnam, Laos ve Kamboçya gibi sömürgelerinde bağımsızlık hareketleriyle mücadele ederken, ABD’nin de desteğini aldı. Ayrıca, Fransa, Hindiçin’de Sovyet nüfuzunu engellemeye çalışırken, Çin ile de iyi ilişkiler sürdürmeye çalıştı.
Bu dönemde Asya’da çok fazla önemli gelişme yaşandı. Bu gelişmelere örnek olarak Kore Savaşı, Vietnam Savaşı, Pol Pot yönetimi ve SEATO’nun kurulması verilebilir.
Kore Savaşı
Kore, Sovyetler Birliği’nin komünizm fikrini yayma hedefine ulaşması için önemli bir hedef olarak görülmekteydi. Sovyetler Birliği’nin desteklediği Kuzey Kore, 1950 yılında Güney Kore’ye saldırdı ve bu durum Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin dikkatini çekti. Avrupa ülkeleri, Birleşmiş Milletler’in çağrısına uyarak Kore Savaşı’na askeri destek sağladı. Birleşik Krallık, Fransa, Türkiye, Belçika, Kanada, Hollanda, Norveç, İtalya ve Yunanistan gibi ülkeler, savaşa asker ve malzeme gönderdi.
Kore Savaşı, 1953 yılında sona erdi. Güney Kore’nin kontrolü altındaki bölge, Kuzey Kore’den ayrıldı ve iki ülke arasında sınır belirlendi. Savaşın sonucunda Avrupa ülkeleri, ABD ile birlikte Güney Kore’nin bağımsızlığını korudu ve Kuzey Kore’nin Sovyetler Birliği’nin etkisinde kalmamasını sağladı. Ancak savaşın sonucunda, Kore Yarımadası hala bölünmüş durumda ve iki ülke arasındaki gerginlik devam etmektedir. Ayrıca, Kore Savaşı’nın sonucu Soğuk Savaş dönemi boyunca ABD ve Sovyetler Birliği arasındaki gerginliği artırmıştır.
SEATO
SEATO (Güneydoğu Asya Antlaşması Örgütü), 1954 yılında ABD, İngiltere, Fransa, Avustralya, Yeni Zelanda, Pakistan, Tayland ve Filipinler tarafından kurulan bir askeri savunma örgütüdür. Bu örgütün kuruluş amacı, komünizm tehdidine karşı Güneydoğu Asya’daki ülkeleri korumak ve Sovyetler Birliği’nin etkisini sınırlandırmaktı.
SEATO’nun başlıca çalışmaları arasında, Güneydoğu Asya’daki ülkeler arasında askeri iş birliğinin artırılması, bölgesel güvenliğin sağlanması, askeri tatbikatlar düzenlenmesi, eğitim programları ve teknik yardım sağlanması yer almaktadır. Ancak, SEATO’nun etkinliği ve başarısı sınırlı kaldı. Bölgedeki birçok ülke, örgüte katılmayı reddetti veya örgütün etkisi altında kalmak istemedi.
Ayrıca SEATO, Soğuk Savaş döneminde ABD’nin Asya-Pasifik bölgesindeki güçlerinin artırılmasını hedefliyordu. Özellikle Vietnam Savaşı döneminde, ABD’nin Vietnam’daki askeri varlığına gerekçe olarak kullanıldı. Ancak, SEATO’nun Vietnam Savaşı’ndaki etkinliği sınırlı kaldı ve örgüt ABD’nin Vietnam’dan çekilmesinin ardından 1977 yılında dağıldı.
Bugün, SEATO’nun yerini ASEAN (Güneydoğu Asya Uluslar Birliği) almıştır. ASEAN, Güneydoğu Asya’daki ülkeler arasında ekonomik ve siyasi iş birliğini artırmayı hedeflemektedir ve bölgedeki güvenlik sorunlarına çözüm bulmaya çalışmaktadır.
Avrupa’nın buradaki rolü ise, SEATO’nun kurulmasında sınırlı kalmıştır. SEATO’nun üyelerinin çoğu, Avrupa ülkeleri değildi ve örgüt daha çok Asya-Pasifik bölgesindeki güç dengelerine yönelikti. Ancak, SEATO’nun kuruluşu, Soğuk Savaş döneminde ABD’nin küresel gücünün artırılmasına yönelik bir çaba olarak değerlendirilebilir. Bu açıdan bakıldığında, Avrupa’nın, ABD’nin küresel politikalarının bir parçası olarak SEATO’ya destek sağladığı söylenebilir.
Vietnam Savaşı
Vietnam Savaşı, 1955-1975 yılları arasında Kuzey Vietnam ve Güney Vietnam arasında gerçekleşen bir savaştı. Bu savaşın temel amacı, Kuzey Vietnam’ın Güney Vietnam’ı ele geçirerek tek bir birleşik komünist devlet kurmasını önlemekti. Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere birçok Batılı ülke, Güney Vietnam’a askeri yardım sağlayarak bu savaşa müdahil oldular.
Avrupa’nın Vietnam Savaşı’na etkisi, Amerika Birleşik Devletleri’nin Avrupa ülkelerine askeri yardım ve askeri üsler konusunda baskı yapmasıydı. ABD, Vietnam Savaşı’na destek sağlamak amacıyla Avrupa’da birçok askeri üs kurdu ve NATO müttefiklerini de savaşa katılmaya teşvik etti. Ancak, bazı Avrupa ülkeleri Vietnam Savaşı’na karşı çıktılar ve ABD’nin savaşa müdahalesini eleştirdiler. Özellikle Fransa’nın Vietnam Savaşı’na etkisi büyük oldu. Fransa, 1954 yılına kadar Vietnam’ın sömürge yönetimini elinde tutuyordu ve Vietnam Savaşı’na müdahil olmuştu. Ancak, Fransa’nın Vietnam’daki yenilgisi ve ülkeyi terk etmesi, ABD’nin Vietnam Savaşı’na daha fazla müdahale etmesine neden oldu. Fransa, Vietnam Savaşı’na karşı çıktı ve ABD’nin savaş politikalarını eleştirdi. Vietnam Savaşı, dünya tarihindeki en uzun ve en kanlı savaşlardan biriydi. Savaşın sonunda, Kuzey Vietnam Güney Vietnam’ı ele geçirdi ve iki ülke birleşerek Vietnam Sosyalist Cumhuriyeti adıyla tek bir devlet haline geldi. Savaşın sonucunda ABD, birçok askeri ve maddi kayıp yaşadı ve ülke içinde de büyük protestolar ve toplumsal çalkantılar yaşandı.
Kamboçya’daki Pol Pot Yönetimi
Pol Pot, 1975-1979 yılları arasında Kamboçya’da Khmer Rouge lideri olarak iktidarda kaldı ve döneminde Kamboçya tarihinin en karanlık dönemlerinden biri yaşandı. Pol Pot ve rejimi, toplumsal mühendislik projeleri, kamplarda çalıştırma, işkence, öldürme ve infazlar gibi yollarla Kamboçya’da çok fazla insanın ölümüne sebep oldu.
Avrupa ülkeleri, Pol Pot rejiminin insan hakları ihlallerine karşı çıktılar ve uluslararası toplumun tepkisini çektiler. 1979’da Vietnam’ın Kamboçya’yı işgal etmesi sonucu Pol Pot rejimi yıkıldı ve uluslararası toplum, Kamboçya’da yaşanan insan hakları ihlallerini araştırmak ve sorumlularını yargılamak için birçok girişimde bulundu. Avrupa ülkeleri, Pol Pot rejimine karşı ekonomik yaptırımlar uyguladılar ve insan hakları ihlallerine dikkat çekmek için çeşitli yardım projeleri başlattılar. Ayrıca, Pol Pot rejiminin yıkılmasından sonra Kamboçya’da demokratikleşme sürecini desteklemek için yardım projeleri yürüttüler ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde Pol Pot rejimi mensupları hakkında yargılamaların yapılmasını sağladılar.
Sonuç olarak, Avrupa ülkeleri, o zamanki dünyanın en güçlü olan ülkelerinden biri olan Sovyetler Birliği’ne karşı bir tutum sergilemek için ABD’nin yanında yer aldılar. Bu tutum, Soğuk Savaş’ın birçok aşamasında Avrupa’nın güvenliği ve dünyadaki siyasal gelişmeler için önemli bir rol oynadı.